Beyblade Live - Beyblade'e dair ne varsa
  1.Sezon Bölüm Özetleri
 
1.Sezon Bölüm Özetleri
bölüm 1: topaç oyunları. "3... 2... 1... ateş!"

beystadyumunda mücadele edip, sonuna kadar dayananların kazandığı, yüksek süratle dönen topaçlarla oynan, günümüzün topaç yarışmasının adı beyblade’dir. hikayenin ana karakterlerinden takao'da, beyblade oyuncularından biridir. takao, kendi çalışmasını bırakıp, yan kasabaya gider. yan kasabadan akira ile, beyblade şampiyonluğunda yüksek bir yer edinebilmek amacıyla kıyasıya bir maç için sözleşmişlerdir. fakat akira, hiruta adında hiç tanınmayan bir çocukla yaptığı mücadeleyi kaybedince, beyblade’ini zorla elinden aldırmıştır. bu harekete çok kızan takao, hiruta'ya meydan okumuştur. “demir duvar” savunmasıyla gurur duyan hiruta’nın beyblade’ini mağlup etmek için sabaha kadar gözünü bile kırpmadan büyük gayretlerle alıştırma yapar. bu gayret sonucunda da karşılaştıkları maçta hiruta’yı mağlup eder. bu sırada ortaya çıkan "kabukkırıcılar" takımından kai, hiruta’ın kaybeden beyblade’ini takao’nun almasını engellemek için onu ayakları altında ezerek parçalar. aslında arkadaşına yapılan davranış sonucunda gururu için yarışan, kaybeden ve beyblade’i almakta gözü olmayan takao, bu davranışa çok kızar ve mücadele etmeye başlar.
bölüm 2: dragoon’un doğuşu!
takao’nun beyblade’i, kai’nin beyblade’i “dranzer” ile yüzleşince, ne yazık ki kaybetmiş ve imha olmuştur. karşısında çok güçlü bir rakip bulan takao, mücadele hırsı ile yanıp tutuşurken, bilgiç ve akira’nın da desteğini alarak, kendisi için yeni bir beyblade hazırlamaya koyulur. gizli bir güce sahip olan bu beyblade’i isteyen kai, bilgiç’in araştırmalarına göz koyup, bilgiç'i kaçırır. takao, bilgiç’i kurtarmak için, henüz yapımı bitmemiş olan beyblade ile savaşmaya karar verir. o zaman takao’nun atalarından miras kalan samuray kılıcı parlayarak içinden bir dragoon (mavi ejderha) ruhu çıkar ve takao’nun beyblade’inin içine girer. takao’nun beyblade’inin sahip olduğu bu yeni güç sayesinde, kai’nin dranzer’i ile başa baş mücadele eder. böylece kai mücadeleyi zamana bırakma kararı alır ve bırakır. bunun sonucunda takao da, samuray kılıçtan çıkıp gelen dragoon ruhu sayesinde, yeni beyblade’ine “dragoon” adını verir.
bölüm 3: max adında yeni bir arkadaş.
takao, köprünün altında alıştırma yaparken nehirde boğulan bir yavru köpeğe yardımcı olmasıyla, max adında biriyle tanıştı. takao ve max, kısa sürede samimi oldular. takao, hünerli bir beyblade oyuncusu olan max ile hemen bir maç yaptı. fakat max’in “protociel” inin sıkı savunması karşısında dragoon mağlup oldu. bu sırada kai’nin dranzer’ının yeniden güç topladığı dedikodusunu duyan takao’nun, yeni ve çok kuvvetli bir teknik geliştirdiği yalanını yayması, maalesef bilgiç ile kavga edip ayrılmalarına sebep oldu. takao’nun mücadele hırsı ile yanıp tutuştuğunu gören max, büyük turnuvayı iple çekiyordu.
bölüm 4: büyük turnuva başlıyor.........
beyblade “süper yarışama turnuvası” beyblade için bir festivaldir. bütün beybladeçilerin rüyalarını süsleyen bu turnuva, japonya’daki en önemli beyblade turnuvasıdır ve birincilik için en önemli yoldur. turnuvaya takao, max, bilgiç ve hatta kai de katıldı. ön elemelerde a grubundan protociel’ini yeni tamamlayan max. b grubundan baskın gücüyle bilgiç’i alt eden kai. artık yavaş yavaş c grubundan takao’nun sahneye çıkma sırası yaklaşıyor. turnuvada, takao’yu hedef alan “shell killer” üyeleri de vardı. daha önce takao’ya yenilip, shell killer (kabuk kırıcıları) grubundan ihraç edilen hiruta da oradaydı. hiruta, kurallara uymayan şekilde ayarlar yapıp, dragoon’u yıkmayı planlıyordu. takao buna doğrudan meydan okuyup, yeni geliştirdiği tekniği ile onu alt etti.
bölüm 5: büyük karşılaşma! max ve kai.
d grubu ön elemelerden 20 kişiyi yenerek çıkan kişi rei. bu gizemli güç, takao’nun mücadele hırsını körüklerken, yarı finalin ilk karşılaşmasında max ve kai karşı karşıya geliyordu. karşılaşmada saldırı gücünü iyi kullanan kai ilk raundu alınca, bir sonrakinde max zekice hareketler yaptı. yavaş yavaş final karşılaşmasının sonuna geliniyordu. fakat karşılaşma esnasında max’in "karakter başlığı" (bit tip)'i, dranzer tarafından yenildi. bu sırada max’in annesi kolyesinden yeni bir karakter başlığı çıkarıp max’e verir. bu neydi? bu karakter başlığı, son çarpışmada yılan-kaplumbağa genbu’ya güç kazandırdı. bunun sonucunda max beyblade’ine “draciel” adını verdi.
bölüm 6: dragoon fırtınası

büyük turnuvanın 2. gününde, yarı finalin 2. maçı. bir gece önceden beri ortalıkta görünmeyen bilgiç’in nerede olduğunu merak ederek maça giriyor takao. öte yandan rei de kendine güvendiğini gösteriyor ve takoa’yu kesinlikler yenebileceği şeklinde davranışlar sergiliyor. rei’in bu davranışlarının takao’yu kışkırtmasıyla, takao maçın başlamasıyla birlikte çok süratli, keskin atışıyla meydan okuyor fakat...... rei’in driger’ı takao’nun görünmez saldırısına karşı çok iyi savunma yapıyor ve bunun üstüne çok kuvvetli bir karşı atak yaparak dragoon’u yeniyor. yanında hiç yedek parçası olmayan takao bu durumda diskalifiye olacakken birden bilgiç çıkageliyor. elinde de dragoon için yeni geliştirdiği “saldırı yüzüğü” nü getiriyor. böylece yenilenmiş dragoon'u alan takao, yeni ölümcül tekniği ile “fırtına atak” yaparak bütün dikkatleri üzerine çekiyor ve şiddetli mücadele sonucunda driger’ı deviriyor.
bölüm 7: beklenen yüzleşme! takao ve kai.....
büyükbabasının da desteği ile finale kadar gelir takao. beklediği rakibi kai ve dranzer’dır. takao aniden fırtına atakla maça başlayıp, fırtına ile kai’yi uçurur. fakat kai kendinden emin bir şekilde ayağa kalkar ve vücudunda sakladığı metal ağırlık diski çıkartır. bu kai’nin kendini güçlendirmek için taktığı ağırlıktı. ayrıca dranzer’ın içinde sakladığı kutsal canavarın ateşi dragoon’un rüzgarını parçaladı. maçın sonlarına doğru geliniyordu. takao ve kai kutsal canavarlarının güçlerini alarak son atışlarını yaptılar. fırtına ve ateşin şiddetli çarpışmasından dragoon galip çıktı ve böylece takao’nun şampiyonluğu ilan edildi. turnuvanın en iyi 4 oyuncusundan da uluslararası turnuvaya katılmak üzere bir takım oluşturuldu.
bölüm 8: japon takımı dünyaya açılıyor.
takao, kai, rei ve max’ten oluşan japon takımı, bilgiç’ide beyblade uzmanı olarak yanlarına alıp, ilk olarak asya’daki turnuvaya katılmak üzere yola çıktılar. ilk gittikleri yer hong kong’du. ilk deniz aşırı yolculuğunu yapan takao, kendini neşeli hissediyordu. bu arada takao ve kai anlaşamıyorlardı. kai tek başına sokağa çıkınca, takao ve diğerleri de onu aramaya çıktılar. yolda aniden karşılarına bir grup beyblader (beyblade yarışmacıları) çıktı ve takao’lara meydan okudular. meydan okuyan grup japon takımın tahmin ettiklerinden daha da güçlü çıktılar. birçok defa yenilen tako’lar, takımın birbirine desteği ile sonunda meydan okuyan gruba karşı bir galibiyet aldılar. bu sırada kai de yanlarına gelince takımın morali yerine geldi. bu sırada meydan okuyan grubu takao’ların üzerine salan bir erkek çocuk ortaya çıktı. kimdi o?
bölüm 9: japon takımı dünyaya açılıyor
takao’lara meydan okuyan grubu onların üzerine salan çocuğun adı kiki idi. kiki rei’yi kışkırtıp maç yapmak isterken, takao da orada çenesini tutamıyordu. çarpışma yeniden başladı! kiki’nin “galman”ı beklenmeyen hareketlerle dragoon’un saldırılarından kaçarken, çok hızlı hareket ettiğinden bölünerek çoğalmış gibi göründüğü “maymun atağı” ile kazandı. orada ortaya çıkan kutsal "beyaz maymun" ruhu takao’ları şaşırttı. takao’da kaybetmek istemediğinden fırtına atak yaparak ikinci savaşı başlattı. maçı sonuçlandıracak olan 2 kişiydi fakat… orada beliren kiki’nin takım arkadaşı maçı durdurdu. rei’in “beyaz kaplan byakko” grubu dediği bu çocuklar, uluslararası turnuvada çin’i temsil edecek olan takımdı. şimdiye kadar gösterdikleri güçlerinin sadece bir kısmıydı ve bu kai’nin bile şaşırmasını engelleyemedi. bölüm 10: koş ve yüksel! asya turnuvası asya turnuvası yavaş yavaş başlar. takao’nun takımı a grubu’nun ilk maçında tayvan takımı ile çarpıştı. beklentilerinin çok üstünde güçlü bir rakiple karşılaşan rei ve max, çok ezildiler ama, bir şekilde galibiyeti elde ettiler. başta rahatça kazanabileceğini düşünen takao, dünyadaki diğer takımların gerçek güçlerini hissetti. ayrıca finallerde özel fırtına saldırısı ile dragoon kendini göstermiş ve takao akıllılığı ile şampiyon olmuştu. ikinci karşılaşma için kendine daha çok güven kazanmıştı. bu sırada çin takımı ile brunei takımı karşılaşması başladı. çin takımı üstünlük sağlarken, japon takımı “yaban kedisi” nin üstünlüğünü gördüler ve bu güçle karşılaşmak istediler.
bölüm 11: rei, beyaz kaplan byakko’yu kaybeder.
çin takımı rei’den “beyaz kaplan byakko”yu almak isterler. çin takımından kiki, mao’yu dinlemeyip gizlice japon takımının kaldığı yere süzülür. beyaz kaplanın byakko'nun ruhunu çalar ve bilgiç’in araştırmalarına göz koyar. fakat onun neler yapabileeğini önceden bilen rei, oraya kiki’den önce gitmiştir ve onu beklemektedir. kikinin karşısına çıkar ve beyblade’leri ile çarpışmaya başlarlar. fakat rei eski takım arkaşına karşı yarışırken kendini yarışmaya veremez ve böyle giderse beyaz kaplan byakko kaybedecek durumdadır. bu sırada takao da gelir ve kiki ile savaşarak onu yener. "beyaz kaplan byakko" karakter başlığı (bit tip)'i geri alır.
bölüm 12: hoşçakal japon takımı!
beyaz kaplan byakko gücünü kaybeden rei artık takıma karşı yetersiz olduğunu düşünerek bir mektup bırakır ve gider. bunu kabullenmeyen takao da peşinden onu aramaya gider. bu sırada rei beyaz kaplanın gücünü yeniden kazanmak için dağın arkasında egzersiz yapmaktadır. oraya gelen çin takımından mao, rei’in çin takımına geri dönmesi için ikna etmeye çalışır. mao, rei’i bir abi gibi görmektedir ve ona hayrandır. bu sırada takao da gelir. dünyaya meydan okuma hayalinden vazgeçmiş olan rei’in kendine güvenini tekrar kazanması için takao onunla bir maç yapmak ister. her iki taraf da çarpışırken, oradaki doğanın etkisinden faydalanan driger kazanır ve rei takıma geri dönmeye karar verir.
bölüm 13: bağır rei! gürle beyaz kaplan byakko!
turnuvada çeyrek final yaklaşıyor. çin ve moğol takımı karşı karşıya. çin takımından ilk çıkan gaow, aç olduğu için maça tam kendini veremiyor, topacındaki kutsal “mayi ayı” ruhunu çıkarsa da onu tam olarak kontrol edemiyor ve yeniliyor. ardından hong kong'daki maçlarda gücünün sadece bir kısmını gösteren mao çıkıyor ve “kedi isırığı” tekniği ile rakibin beyblade’ini ikiye bölüyor. en son çıkan, çin takımının lideri lai ise, sanki rei’e meydan okurmuşçasına oynuyor ve herkesi şaşırtarak yarışmayı kazanıyor.
bölüm 14: bölünmüş japon takımı.
yarı final sabahı, takao gece geç saatlere dek uyuyamadığı için kolay kolay kalkamadı. hatta rei’in uyandırma çabaları bile başarısız oldu. takımdaki diğer oyuncular onları bırakarak önden gittiler. bilgiç, max’e çin takımına karşı kullanmak için yeni geliştirdiği draciel’i verdi. bu sırada takao uyandı ve rei ile acele yola çıktılar. fakat yolda bir kaza olmuştu ve çok kalabalık vardı. aslında bu kalabalığı yaratan kiki’ydi.
bölüm 15: oyun başlar! asya'nın zirvesi için...
turnuvada perde yavaş yavaş açılıyordu. 3 maçı alan kazanacaktı. ilk maç max ile gaow arasında yapılacaktı. gaow’un galzzly’si korkutucu bir üstünlük sağladı fakat max karşı tarafın kaygılarından yararlanarak maçı aldı. bu durumda hırslanan gaow’un yaptığı atak ile beystadyum'u kırıldı ve gaow kazandı. sonuç 3. maça kaldı.
bölüm 16: beyaz kaplan byakko ve yaban kedisi karşı karşıya.
çin imparatorluk sarayı’na benzeyen beystadyum'unda 2. final maçı başlıyor. rei eski takım arkadaşı olan mao ile karşı karşıya olduğu için hala maça kendini veremiyor. fakat takao’ların tezahüratı ve karşı tarafın kısa sürele sendelemesiyle rei maça kendini verebiliyor. rei ikinci maçta kaplan pençesi saldırısını yapıyor. ikisinin de kutsal canavarları ortaya çıkıp çarpışıyorlar. acaba yarışmanın sonucu ne olacak?
bölüm 17: final maçı! siyah aslan!
takao ve lai, çindeki turnuvanın finalinde karşı karşıya. kum ve kayadan oluşmus sahnede ilk atağı dragoon yapıyor fakat lai onu ustaca geri püskürtüyor. lai’nin galeon’u oyunu kolayca terse çevirip gücünü gösteriyor. maçın devamında takao kai’den aldığı taktiklerle fırtına atak yaparak lai’yi bastıryor. ve son maç... lai çok ciddi ve takao kaybetmek istemiyor... bakalım ne olacak?...
bölüm 18: kaybetme! küçük beyblader.

dünya şampiyonasına katılmaya hak kazanan japon takımı, kısa bir süreliğine dinlenmek için japonya’ya döndü. bu arada beyblade japonya’da çok yaygın hale gelmişti. bunda takao’ların üstün oyunlarının da etkisi büyüktü. bu sırada kazandığı için sürekli burnu havada gezen takao ve kyouju kavga ettiler. takao’nun yuu adındaki çocukla tanışması da bu dönemde olmuştur. yuu’nun sadece 1 beyblade’i vardı ve o da maalesef kırılmıştı. takao ve max ona yardımcı oldular ve beyblade’ini tamir ettiler. işte beyblade, böylesine iyi bir dosttu.
bölüm 19: kıtaya ayak basış ve yeni yarışma yeri.
artık takao ve japon takımı amerika’ya varmıştı. önceden gelen rei ve takımı desteklemek için gelen büyükbaba ile orada buluştular. ilk iş olarak amerika’daki beyblade araştırma merkezine giderler. buradaki ilerlemiş teknikleri görüp de hayrete düşen kyouju’nun gözleri fal taşı gibi açıldı. fakat takao, ortama pek ısınamadı ve bir samimiyet hissedemedi. bu arada max’den bir mutluluk çığlığı duyuldu. araştırma merkezi’nin başkanı, max’in annesi judy imiş.
bölüm 20: kuvvetli amerikan gücü.
araştırma merkezindeki gezi bitince hep birlikte yemeğe çıktılar. yanlarında max’in annasi judy de vardı. yemekten sonra kaldıkları yere dönecekleri zaman takao bir fikir attı. hep beraber araştırma merkezinde kendi başlarına serbestçe gezmek için geri döndüler. merkezde max annesi judy’yi görünce kaçarak dışarı çıktı. bu sırada alarmlar çalmaya başladı. bütün kapılar kapanıyordu. arkalarındaki kapıda birinin gölgesini gördüler.
bölüm 21: alıştırma zamanı. gizemli gücü arayış.
amerika takımının gücüyle yüzleştikten sonra kabuslar gördü bilgiç. bu arada bba (beyblade yarışma derneği) başkanından alıştırmalarını nerede yapacaklarına dair bir mektup aldılar. fakat gittiklerinde buranın dağda bir kamp olduğunu görünce çok üzüldüler. bu arada japon takımını dominik’li oyuncu antonyo karşıladı. antonyo, dominik'ten turnuvalara katılan tek oyuncu olduğu için bba başkanı onu, takao’larla çalışması için yollar.
bölüm 22: başkanlık takımı ve dünya takımlarının seçilmişleri.

amerika’daki turnuvanın başlangıcından bir gece önce yardım amaçlı bir parti düzenlendi. bu arada özel bir olay da başlıyordu. bu dünya takımlarından seçilen oyuncuların, amerikan başkanlık takımı ile rüya maçı yapacağıdır. max, emily ve brezilya takımından mario seçilir. abd başkanı takımlarının yeni başlayanlar düzeyinde olduğunu ve bu yüzden maçım özel kurallarla yapılacağınıu bildirir. ve maç "özel kurallar"la beyaz saray’da yapılır.
bölüm 23: perde açılıyor. abd turnuvası
artık amerika turnuvası başlıyor. japon takımının ilk rakibi meksika takımı. bilgiç, rei’i çıkaralım diyor ama orada kai bir hareket yapıyor. emily, kai’ye onun hakkında ellerinde hiç bir data bulunmadığını, ve bu yüzden onun iyi bir oyuncu olup olmadığını bilmediklerini söyleyerek meydan okurcasına güldüğünden dolayı kai oynamak istiyor. kai, emily’e karşı oynadığı oyunda üstün bir şekilde kazanıyor. öyle ki amerikalılar kai’nin hızına yetişip, bilgi verileri bile tutamıyorlar. 2. maçta da max annesine gücünü göstermek için oynuyor fakat...
bölüm 24: amerika’nın kahramanı michel’in gücü

japon takımını sıradaki rakibi ekvator takımıydı. fakat maç sabahı emily o takımın çok güçlü olduğunu ve japon takımının yenileceğini söyledi. meraka kapılan bilgiç araştırma yaptıysa da ekvator takımı hakkında hiç bir bilgiye ulaşamadı. bunun sonucunda japon takımı maça kendilerine olan güvenleri ve gayretleri ile girmeye karar veririler. ilk maça rei çıktı. fakat şimdiye kadar ki rakiplerinden çok farklı olan rakibin karşısında şaşkınlığa uğradı ve maçı kaybetti. galapagos adalarından gelen rakip takım oyuncuları, doğanın içinde büyüdüklerinden dolayı doğayla özdeş bir taktik yürütüyorlardı ve aynen doğa gibi ne zaman ne yapacakları belli olmuyordu.
bölüm 25: yarı final. çok hızlı dönüş.
takaolar yarı finale gelmişti. rakipleri, max’in yardım amaçlı yapılan maç da birlikte oynadıkları mario’nun takımı brazilya idi. fakat maçtan önce takao çok yediği için midesi bozuldu ve onun yerine kai çıktı. 1. maçta rakibin dans ritmi gibi oynamasıyla durumu kendine çeviren max kazandı. ayrıca f1 yarışlarına benzeyen 2. yarışı rei’in driger’ı üstünlükle yendi. artık takım finaldeydi...
bölüm 26: büyük karşılaşma. amerika turnuvasının finali.
finalden bir önceki gece. amerika, diğer takımların hakkında tüm bilgi verilerini toplayıp hazırlıklarını tamamladı. bu arada bilgiç, max’i yarışmaya sokmama kararı alır. buna kızan max, koşarak odadan çıkar ve çatıda tesadüfen annesi judy’e rastlar. annesi de ona maça girmemesini söyler fakat max hayır dercesine başını sağa sola sallar. max bütün gücünü bu maçta göstermek istemektedir. bu sırada takao’lar da gelirler ve max’i maça dahil etme kararı alırlar. ondan sonra...
bölüm 27: çok sıcak akrep.
takao, büyük çabayla savaşmasına rağmen rakibin üstün gücüne karşı pek fazla bir şey yapamaz. fakat rei ve kai’den aldığı taktiklerle hayalet fırtına saldırısıyla rakibini yener. japon takımı buna çok sevinirken amerikan takımı pek bozulmadan eddy’i gönderirler. karşısına çıkan rei kendine güveniyordu fakat eddy de kendisine öok güveniyordu. eddy, driger’ı düşünmek yerine, rei’in taktiklerini çözmüş olduğu için rahat davranıyordu.
bölüm 28: amerikan turnuvasını kim kazandı?
amerikan takımının lideri michel’ın gücü çok yüksekti. öyle ki 1. sette max kendini heyecandan oyuna veremedi ve michel onun beyblade’ini çabucak beystadyum'un dışına çıkarttı. ona inandığını göstermek için, takao yüksek sesle tezahürat yapıp ona destek olmaya başlayınca, max de ona cevap verdi. kendine güveni gelen max’in yüreği driger’la bir oldu ve gücünü toparladı. bunun sonucunda yaptığı ilk saldırıda michel’i dışarı attı. buna şaşıran judy, michel’a kozunu göstermesini söyledi. ve o ana kadar sol eliyle oynayan michel, sağ eliyle atışlar yapmaya başladı.
bölüm 29: bba maçlarından akılda kalanlar
eski bölümlerden zevkli yarışmaların özeti....
bölüm 30: kutsal canavarın kontrolünü alan kişi. dünya çapındaki turnuvanın son finali için rusya’ya gitmektedirler takao’lar. japon takımı şu an yolculuk yaptıkları gemide havuz, yemek, oyun gibi eğlencelere dalınca bilgiç, bunlara vakit olmadığını ve çalışmak zorunda oldukları konusunda onları uyarıyor. bu arada kai zaten eğlenmekle ilgilenmeyip zaten bir süredir alıştırma yapıyordu. kısa sürede bilgiç'in önerdiği egzersizlerden sıkılan takao, kendine yarışacak birilerini aramaya başladı ve ralf’le karşılaştı. ralf öyle bir oyuncuydu ki, karşısındaki topacı kırıyordu. ralf ve takao’nun düşünceleri çakışınca takao onunla maç yapmak istedi.
bölüm 31: aziz avrupa. sonu belirsiz yol... ingiltere’ye ayak basan takao’lar yemekten sonra gemiyi kaçırdılar. sonra hemen ingiltere’deki bba (beyblade yarışma derneği) bürosuna gidip yardım istediler. takao, rusya’ya kara yolundan gitmeyi öneriyor. böylece karşılaştıkları herkesle maç yapabileceklerini belirtiyor. bu arada ellerine bir video kaset geliyor. kaseti izlediklerinde kutsal ruhla ilgili gizli bilgiler ediniyorlar. ortamın atmosferi birden karanlık bir hale geliyor ve takao’lar rahatsız olmaya başlıyorlar. ve birden kötü bir adam çıkıp takao’lara saldırıyor.
bölüm 32: büyük güç, karanlık beyblader (beyblade yarışmacısı).
rusya’ya doğru yola çıkan takao’lar, eurostar treni ile ingiltere’den fransa’ya geçecekler. trende kendilerinden başka kimseyi göremeyince, takao kendilerine özel bir tren tahsis edildiğini düşünerek seviniyor. onunla aynı fikirde olmayan rei, bunun bir tuzak olduğunu düşünerek treni araştırmaya başlıyor. ne misafir vagonunda, nede yemek vagonunda kimsecikler görünmüyor. derken, tren tünele girince şaşırtıcı bir şekilde duruyor. takao’lar tünele çıkıp yürümeye başladıklarında karşılarına bu sefer 4 gizemli kötü adam çıkıyor.
bölüm 33: kara gölge grubu
dünya turnuvasını engellemeye çalışan grubun adı “who” idi. kai herhangi bir tehlikeye karşı hazır olmak için ortadan kaybolmuştu. bu sırada takao’lar da şehri gezmeye başladılar. kai’yi bulma bahanesiyle paris'teki eyfel kulesine çıkıp gözetleme odasından şehri gözetliyorlardı ki, karanlık bir adam yine belirdi. onlar eskiden kutsal canavara yenildiklerinden dolayı intikam almak istiyorlardı ve bunu için karanlık tarafa hizmet ediyorlardı.
bölüm 34: arena da yarışma.
who takımını atlattıktan sonra japon takımı kısa bir süre dinlenmeye çekiliyor. takao ve bilgiç, paris'te çok ünlü bir müzeyi gezip görmek istiyorlar fakat müzeyi o an biri ele geçirdiği için girmelerine izin verilmiyor. buna kızan takao içeriye gizlice girecek bir yol buluyor. orada tek boynuzlu at unicorn’un beyblade’ine sahip olan olivier ile karşılaşır. olivier ona yemeğe çıkmayı teklif edince, takao da bir an rahatlayıp kabul eder ve mutlu olur fakat sonunda maç yapmak zorunda kalır.
bölüm 35: kutsal canavarlar!

olivier’in lafına uyup italya’ya giden japon takımı, italya da who takımından kairona’yı yenen giancarlo’nun evine gider. ev çok büyüktür. giancarlo, şavaştan daha önemli şeylerin olduğunu söyler ve gider. bunun ne olduğunu merak eden takao’lar da peşinden gidince, onun bir kızla buluştuğunu görürler. bunu gören takao sinirlenir ve laf atar. giancarlo da kızar ve beklenen savaş başlar.
bölüm 36: çift başlı canavarı yen!
giancarlo, takao’yu yener fakat takao’nun morali hiç bozulmamıştır. bir sonraki karşılaşmalarında yeneceğini düşünmektedir. bilgiç, rei ve max’in de desteği ile çift başlı canavarı yenmek için yeni stratejiler geliştirmeye başladı. öte yandan giancarlo yenmesine rağmen hiç huzurlu değildir. takao'da farklı birşeyler olduğu düşüncesi onun aklını karıştırmaktadır. öyle ki kız arkadaşı ile buluştuğunda bile aklı karışıktır. bu sırada olivier’in de önerileri ile takao ile yeniden karşılaşmaya karar verir.
bölüm 37: kraliçe’nin beyblader'ı
giancarlo takao’ları yakın arkadaşı olan ralf’in köşküne götürür. ralf ve takao daha önce gemide maç yapmışlardı ve takao baskın bir şekilde yenilmişti. fakat ralf onu hatırlamadı. ralf bir kez maç yaptığı bir kişi ile bir kez daha karşılaşmıyordu. takao ona, birbirleri ile sürekli maç yaparak kendilerini geliştirebileceklerini söylemesine rağmen onu ikna edemedi. bu sırada araya giren johnny, şövalyeler gibi eldivenini kai’ye atarak ona meydan okudu.
bölüm 38: en güçlü takım avrupa takım.
ralf ve johnny’yi yenmek için takao’lar, ralf’ten izin almaksızın onun evinde bir süre daha kalıp çalışmaya karar verirler. öte yandan kai yenildiği için üzgündür ve moralini tek başına alıştırma yaparak toparlamaya çalışmaktadır. fakat takao onun yalnız çalışmasını kabul etmeyerek, böyle devam etmemesini, takım halinde çalışarak, birbirleri ile gerçek seviyede maçlar yaparak ancak zafere ulaşabileceklerini söyler. bu sırada japon takımında çok güçlü oyuncular olduklarını düşünen olivier ve jean carlo’nun aksine ralf onların o kadar da iyi olmadıklarını söylüyor ve bunu görmek için de onlarla maç yapmayı kabul ediyolar.
bölüm 39: zafere giden güç belli olur.
intikam ateşi ile yanan kai çalışmalarının meyvesini alarak johnny’nin saldırılarına iyi karşılık verir. fakat kutsal canavarla çıkıp çarpışmaya başladıklarında kai çok zorlanır. johnny'nin "ateş kertenkelesi", kai’nin "kırmızı anka kuşu suzaku"yu tutup yere atar. acaba bu maçın sonucu da mı önceki gibi olacak? fakat bu sırada kai, takao’nun tavsiyelerini dinleyip maçı tersine çevirdi. o an kai’nin kırmızı anka kuşu suzaku, ateş kertenkelesi'ni tutar ve yükselir, sonra aniden yere iner ve onu devirir. burada kazanan belli olmuştu.intikamını almış olan kai, maçın sonucunu takao’lara bıraktı.
bölüm 40: final yeri rusya.
japon takımı avrupa’dan ayrılıp rusya’ya doğru yola çıkar. şimdi en çok merak ettikleri rus takımının gizleriydi. öyle ki ruslar şimdiye kadar hiç yenilmeden finale kadar gelmişlerdi. moskova’ya vardıklarında, şehri gezerlerken "borlcoff" malikanesine geldiler. rusya’da beyblade öyle yaygındı ki, bu malikanede bile çalışmalar yapılıyordu. burada takao da egzersiz yapmak zorunda kaldı.
bölüm 41: kötü hatırlanan kapı.
borlcoff’daki olayı kabuslarında gören kai, orada neler olduğunu incelemek için tek başına gider. öte yandan takao’lar gezmek ve alıştırma yapmak için çıktıklarında özlenen rakipleri ile karşılaşırlar. max, judy ve amerikan takımı ile, rei çin takımı ile... orada toplanırlar ve amerikan takımı ile çin takımı maç yapar. bu sırada malikanesinde gördükleri kai’yi rahatsız eder.
bölüm 42: en güçlü olmak isteyen.
kai’nin önüdeydi borcloff. eskiden de olduğu gibi kai’ye rus takımına dönmesini söylüyor. fakat kai reddediyor ve görevlilerin elinden kurtularak kaçıyor. uzun saatler boyunca dönmeyen kai’yi merak eden takao’lar onu aramak için çıkarlar. bu sırada kaçmakta olan kai’nin çıkış yolları kapatılır ve kai orada sıkışır. daha sonra bir yol bulup kolayca oradan kaçar fakat içi huzursuzdur.
bölüm 43: kötü rüyanın tören maçı
kai sabaha kadar dönmez. bu sırada rusya’da “borlcoff yarışma kubbesi” açılışı için kutlama maçı yapılacaktır. ilk maç amerika ve ingiltere arasındadır. steeve ve ivan sahnededir. fakat steeve’in tryhorn (bizon)’u, ivan’ın wyborg (yılan)’ına karşısında güçsüz kalıp yenilir. 2. maçta eddy yuriy’e karşı oynarken bunu göz önünde tutarak bütün gücüyle saldırır fakat trypio (akrep) özel iğne atışı (sting shoot) karşısında bir şey yapamaz ve başlangıçtan bir kaç saniye sonra beystadyumun dışına çıkar.
bölüm 44: hoşçakal kai
kai, shell killer (kabuk kırıcıları) zamanındaki haline dönmüş, o zamanlardaki gibi davranıyordu. sadece gücü arıyordu. rus takımının diğer oyuncularını umursamadan çin takımı ile tek başına karşılaşmaya karar verdi. kutlamaların 2. maçında önce gaow, sonra da mariah, kai’nin siyah dranzer’i karşısında dayanıksız kaldılar. son olarak lai de bütün gücüyle saldırdı fakat o da yenildi. kai’nin bu zalimce tavırlarına tanık olan takao, ona çok kızıyordu fakat aynı zamanda da üzülüyordu.
bölüm 45: baykal gölü maçı
dost olarak gördükleri kai’nin davranışları, takao’ları şok etti. bu sırada kai’den beklenmedik bir davet aldılar. judy’i uğurlanmaya giden max dışında bütün takım baykal gölü’ne doğru yola çıktılar. oraya vardıklarında kai’nin kendilerini güler yüzle karşılaşacağını beklerken, kai’nin takao’ya meydan okumasıyla karşılaştılar. kai’nin amacı takao’dan intikamını almak ve en güçlü olmaktı. takao onun meydan okumasını kabul etti. bilgiç ve rei de katıldı ve karşılaştılar.
bölüm 46: rus takımın saldırısı.
malikanenin alt katlarında gizli bir çalışma odasında kai ortalığı karıştırır ve oradan ayrılır. sonra tekrar takao’lara gider ve onlara katılmak ister. takao’lar da onun bu isteğini büyük bir sevinçle karşılayıp kabul ederler. malikanede olanlar ise, rus takımı liderinin küçük yaştaki çocukları kaçırarak onları küçük yaştan eğiterek robotlaşmış beyblade yarışmacılar yetiştirmesidir. kai de eskiden kaçırılarak orada eğitim almıştır. takao’lar kai’nin oraya nasıl düştüğünü sorduklarında cevap olarak karşılarına takao’nun babası tatsuya çıkar.
bölüm 47: avrupa takımı ile tekrar karşılaşma.
rus takımın saldırısından kurtulunca, takao’lar karşılaşma yerinden çok uzakta bir çölde çaresiz kaldılar. ne yapacaklarını bilmedikleri bir anda karşılarına olivier ve giancarlo’nun lüks otobüsü çıktı. giancarlo’lar onları arabaya alıp kurtarıyorlar. otobüs giderken bir yerde aniden durur ve orada ralf belirir. ralf o an takao’ya meydan okur ve bunu yapmaktaki amacı bba (beyblade yarışma derneği)’ni tamamen yok etmektir.
bölüm 48: kai’nin kararı.
turnuvanın son maçı. dünyanın her yerinden çocuklar gelmiştir ve coşku büyüktür. izleyiciler arasında rus takımının karanlık lideri ve aynı zamanda kai’nin de dedesi olan hiwatari souichiro da vardır. kai onu bulur ve o an çok hırslanır. ve ilk maça çıkmak ister. ilk maçta kai ve sergey karşı karşıyadır. maç karadeniz şeklindeki bir sahada oynanmaktadır. sergey’in seaborg (balina)'sı suya çok hakim olduğu için kai onun karşısında çok zorlanır.
bölüm 49: beyaz kaplanın byakko'nun kükremesi.
kai’nin beklenmedik mağlubiyeti sonunda japon takımının başka şansı kalmamıştır. sırada rei ve boris karşılaşması vardır. maç başlayınca boris’in falborg (şahin)'i sadece driger’a değil, rei’e de saldırır. yaralanan rei, maçı kendi lehine çeviremeden ilk seti kaybeder. 2. sette yaralı olduğu için iyi kontrol yapamayan rei, driger’la arasında oluşturduğu özel bağ ile kontrolü ele geçirdi. driger, falborg’u aldı ve...
bölüm 50: son yarışma.
son maça çıkmadan önce takao, kai ile özel alıştırma yapıyordu. o sırada ralf, michel ve lai de yardıma gelir. onun ardından da max’in annesi judy ve babası, ve bilgiç yeni geliştirilmiş dragoon ile gelirler. hepsi de takao’nun kazanacağına inanıyorlardı ve takao da onların güvenine layık olmaya çalışıyordu. maç geldi çattı. robot bir asker gibi olan yuriy, takao ile karşı karşıyaydı...
bölüm 51: sonsuza dek beyblade!
2. set başlıyor. fakat yuriy’nin wolborg (gümüş kurt)'un oluşturduğu kar fırtınası takao’yu içine hapseder. takao soğuktan direncini yitirir. ayrıca dragoon da bir süre sonra tamamen donar. herkes ne olacağını beklerken yuriy “artık 3. sete başlayalım!” der. ayakta duran takao, hala gülümseyerek güçlü bir rakiple karşılaşmanın tadını çıkarmaktadır.
 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol